Senin Sevdan
  Kayra
 
   Kayra  

Uzun yıllardır evliydiler. Her şeyleri vardı. Evleri, arabaları, eşyaları, paraları vardı. Birbirlerini çok seviyorlardı. Fakat tek bir şeyleri eksikti. Çocukları olmuyordu. Kadın öyle çok istiyordu ki bir bebeği olmasını. Ne dualar etmişti. Ne adaklar adamıştı. Ama yoktu, olmuyordu, vermemişti  Cenab - ı Hak bir evlat. Evlerini şenlendirecek bir küçük çocuk ne çok mutlu ederdi onları. “Üzülme sabır et” diyordu eşi. Üzülmemek elde miydi? Biliyordu oda üzülüyordu, ama teselli etmek için böyle konuşuyordu. Eşini üzgün gözlerle süzdü. Çok gençti, üstelik yakışıklıydı da. Doktorların demesine göre sorun kadındaydı. İster miydi böyle olmasını? Uzun zamandır düşünüyordu. “Onu evlat sevgisinden mahrum  edemem, buna hakkım yok.” Defalarca tartışmışlardı bu konuyu. Adam eşine     gönülden bağlıydı. “Ne olursa olsun seni bırakmam” diyor, eşine daha bir sıkı      sarılıyordu. Kadın ağır bir depresyona     girmişti. Evden çıkmıyor, bir bebek bir çocuk görürüm korkusuyla televizyonu bile açmıyordu. Bu durumdan rahatsız olan adam eşine uzun zamandır gitmedikleri memleketlerine gitmeyi teklif etti.  Kadın istemeden de olsa kabul etti. Hazırlıklar yapıldı, yola çıkıldı. Otobüsteki yolculuk çok sıkıntılı geçti kadın için. Hemen arkalarında oturan çiftin bebeklerini sevmeleri, genç kadının yarasına tuz basıyordu. ”Rabbim” dedi. “Ne olur, artık dayanamıyorum. Ben ne günah işledim de bana bu kadar büyük bir yük yükledin? Neden bana da böyle güzel bir evlat nasip etmedin?” Adam eşini pencereden bakıyor sanarken, kadının gözlerinden akan yaşlar usulca gömleğini ıslatıyordu. Otobüsten indiler. Kadın kendini çok kötü hissediyordu. Midesinde ki bulantı çok kötüydü.” Araba tuttu herhalde “ dediler. Akrabaları karşılamaya gelmişti onları. Birlikte gezdiler, dolaştılar. Eşinin dediği gibi bu tatil ikisine de iyi gelmişti. Bir hafta geçti. İzinleri bitmişti. Evlerine döndüklerinde “ Yahu otobüs dedik, hava değişimi dedik, benim bu midem hala geçmedi. Artık bir doktora görünsem iyi olacak, bu sinir bozukluğu midemi mahvetti “ dedi kadın. Randevu alındı. Ertesi gün muayenehaneden çıkan kadın delirmişçesine ağlıyordu. Eşi korku dolu gözlerle baktı. “Ne oldu Figen? Neden ağlıyorsun? Yoksa kötü bir şey mi var?” Kadın: “Evet aşkım artık bizimde ipekten bir bohçamız, mis kokulu bir yavrumuz olacak.” Diyebildi. Adam şaşkın “Elhamdulillah, rabbim. Sana hiç isyan etmedim, ve sen beni sonunda ödüllendirdin. Elhamdulillah.”dedi.  Kadın birden duraksadı. Sanki sevinci boğazında düğümlenmişti. Otobüste düşündükleri geldi aklına pişman oldu. “Binlerce kez şükür binlerce kez tövbe ederim, beni affet Rabbim “ dedi. Sarıldılar. 14 yıllık sabır meyvesini vermişti. Zamanı geldiğinde genç anne nur topu gibi bir oğlan doğurdu. Bebeğe Allah’tan gelen mükafat anlamındaki “Kayra”  ismini verdiler.       

M.Aslan



 
 
  Bugün 6 ziyaretçi (7 klik) burdaydı! M.Aslan  
 
Dost Sitelerimiz


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol